(ANKARA)- Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Lideri Hüseyin Baş, partisinin Ankara Altındağ İlçe Kongresi’ne katıldı. Baş, “İsrail’in karşısındaki en büyük mahzur, şehit oldu ve bugün İsrail’in önünde hiçbir mani kalmadı. Beyrut dediğiniz yer Hatay’a 200 kilometre, F35 ile 5 dakika. Bugün Lübnan‘da yaşananlardan sonra bu söylediklerimi unutmayın, artık Ankara tehdit altındadır. Biz Gazze’yi de konuşurken, Ortadoğu’yu da konuşurken daima bunu söyledik; bakın Ankara tehdit altında, Türkiye tehdit altında” dedi.
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, partisinin Ankara Altındağ İlçe Kongresi’ne katıldı. Kongrede Bayram Güzel, ilçe başkanı seçildi. BTP Genel Lideri Baş, kongrede şunları kaydetti:
“Gazze’de 41 bin insan şehit edildi. 40 bin civarı insanın da kayıp olduğu belirtiliyor ve bunlar resmi sayılar. 80 bin beşerden bahsediyoruz. Bunlar resmi sayılar, tahminen de 200 bin insanın canından olduğu katliamla karşı karşıyayız. Bir yıla yakın vakittir her gün üzerine bombalar düşen beşerler bunlar. Dünyanın rastgele bir yerinde Müslüman olmayan 100 kişi ölse dünyayı ayağa kaldıranlar, 100 bini aşkın Müslüman bir yıl içinde katledildi hiç kimsenin gıkı çıkmıyor.
“Türk’e ABD, İsrail propagandasına alet olmak yakışır mı?”
Önceki güne Hasan Nasrallah’ın şehadetiyle uyandık. Hizbullah resmiyetini, meşruiyetini memleketler arası mutabakatlardan alan bir yapıdır. Hizbullah’ın ve Hasan Nasrallah’ın çaba ettiği tek bir yapı vardı o da İsrail’dir. Şii’dir, bölücüdür dediler ancak ordusunun büyük bir kısmı Sünnilerden oluşuyor, Sünniler var ordusunda. Hizbullah bir siyasi parti. Bu siyasi partinin silahlı gücü var. Neden var? Zira bunların yaşadığı bölgeler İsrail’in gayesindeki bölgeler ve İsrail’in sonları. İsrail’le gayret etmek için o silahlar o insanlara zati teslim ediliyor. Hizbullah’ı terör örgütü ve vahşet ile nitelendiren, suçlayan kimdir? Bakıyorsunuz İsrail’dir, ABD’dir, siyonizmdir, emperyalizmdir. Artık bize onların propagandasının peşinden koşup, onlara alet olmak yakışır mı? Türk’e, Müslümana bu yakışır mı?
“İsrail vahşetinin karşısında artık kim duracak?”
Şimdi sormanız gereken tek soru şu; İsrail vahşetinin karşısında artık kim duracak? Bakın kına yakanlar var. Lübnan‘a taziye bildirisi yayınlarken Hizbullah’tan bahsetmekten imtina eden, Hasan Nasrallah’ın ismini ağzına alamayanlar var. Onlara şunu soruyorum; artık bu İsrail’le sen mi savaşacaksın?
“O Hizbullah ile Türkiye’deki Hizbullah farklı”
İsim benzerliğiyle Türkiye’de örgüt kurdurdular. Kim kurdurdu? O siyonizm kurdurdu, Amerika kurdurdu. Hani Gaffar Okkan cinayeti diyorlar ya o Hizbullah, bu Hizbullah değil. O Hizbullah, bu Hizbullah’ın ismini sen makûs bil diye, oradaki çabayı değersiz bil diye ortaya çıkarılmış bir fitne yapısı. Orta Doğu’da terör örgütleri türettiler. Niçin türettiler? Hizbullah’ın haklı çabasının altını boşaltmak için ruhsal savaş yürüttüler ve bunu 40 yıldır yapıyorlar.
“Yeşile boyanmış bir kağıt yüzünden yüz binlerin ölmesine müsaade eden kelamım ona Müslüman başkanlar ortalıkta geziyor”
Bugün İsrail’in niçin kimse karşısında duramıyor, bu vahşete niçin kimse dur diyemiyor? Niçin biliyor musunuz; yeşile boyanmış bir kağıt yüzünden. Yeşile boyanmış bir kağıt yüzünden yüz binlerin ölmesine müsaade eden kelamım ona Müslüman başkanlar ortalıkta geziyor.
“Ankara tehdit altında, Türkiye tehdit altında”
İsrail’in karşısındaki en büyük mahzur, şehit oldu ve bugün İsrail’in önünde hiçbir mahzur kalmadı. Beyrut dediğiniz yer Hatay’a 200 kilometre, F35 ile 5 dakika. Bugün Lübnan‘da yaşananlardan sonra bu söylediklerimi unutmayın, artık Ankara tehdit altındadır. Biz Gazze’yi de konuşurken, Ortadoğu’yu da konuşurken daima bunu söyledik; bakın Ankara tehdit altında, Türkiye tehdit altında.
“Orta D oğu’da Amerika’nın maşalığından diğer hiçbir şey yapmadın, bana İsrail’den şikayet edemezsin”
Biz yıllardır bunu anlatırken, bize kulak tıkayanlar ve hükümet yetkilileri bunlar artık çıkıp, ‘İsrail Türkiye İçin bir tehdit’ diyorlar. Sen buna Türkiye için tehdit diyemezsin. Lübnan‘da İsrail’in en büyük korkusu olan Hizbullah’ın yanında savaşan Suriye’yi sen karıştırdın, Lübnan‘ı yalnızlaştırdın ve İsrail’in önünü açtın. Sen bana İsrail’den şikayet edemezsin. Sen Irak’ın karışmasına sebep oldun. Filistin davası diyorsun, o davaya en büyük ziyanı verdin. Sen Libya’yı bitirdin, sen Suriye’yi bitirdin, Irak’ı bitirdin. Ortadoğu’da Amerika’nın maşalığından öteki hiçbir şey yapmadın.
“Orta D oğu’da İsrail’in önünü açan AK Parti hükümetidir”
Bakın bu ülkede Lübnan Hizbullah’ı hürmet duyulan bir örgüttü 2011’li yıllara kadar. Bu hükümetin yetkilileri çıktı ‘Hizbüşşeytan’ dedi. Niçin biliyor musunuz? Suriye’de IŞİD güçlerine karşı Hizbullah savaştığı için. Esad’ın yanında olup IŞİD güçleriyle savaştı Hizbullah. Bunlar, ‘Bu Esad’ın yanında savaştı, bunlar Hizbüşşeytan’ dediler. 10 sene evvel başladı bu öykü, bu hükümetle başladı. Bugün Orta Doğu’da İsrail’in önünü açan AK Parti hükümetidir.
“Baykar ve İsrail firması ortak sponsor”
Daha dün Azerbaycan’da Savunma Sanayi Fuarı vardı. Fuarın ana sponsoru meşhur, bizim savunma sanayindeki büyük şirketimiz Sayın damat Baykar ile İsrail’in firması. Bunlar ortak sponsor. Biz vaktinde bunlara, ‘Gazze’de bu kadar yırtıcı katliam var, SİHA verseydiniz’ dedik. Bize, ‘Biz Oraya SİHA veremiyoruz. İsrail üzerinden vermemiz gerekiyor. İsrail kabul eder mi? Hem onların SİHA kaldıracak havaalanı bile yok’ dediler. O vakit Lübnan’a verseydin, o denli değil mi, verseydin bugün bir şey yapardı fakat sen Orta Doğu’da İsrail’e düşman kim varsa düşman edindin, dünyada İsrail’e dost kim varsa dost edindin.
“Sen dış siyasette ABD’nin hangi isteğini yerine getirmedin?”
Türkiye Ortadoğu’da, dış siyasette Amerika’nın hangi isteğini bugüne kadar yerine getirmedi? Yalnızca bu soruyla Sayın Erdoğan’ı baş başa bırakıyorum, umarım yanıt verir. ABD’nin çıkarına gelmeyen bir hareketini söylesin, biz de memnun olalım, yüreğimize su serpilmiş olsun.”
Kaynak: ANKA / Şimdiki
News
