Dervişoğlu, kimi partililerle Danıştay önünde yaptığı açıklamada, Türk ulusal kimliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin varoluşsal bir tehditle karşı karşıya olduğunu öne sürerek, UYGUN Parti’nin, Türk milletinin menfaatlerini temel alarak hukuksal tabanda harekete geçtiğini söyledi.
Son 7 yılda yabancılara 309 bin konut satışı gerçekleştiğini belirten Dervişoğlu, istatistiklerin, bu konut satışlarının en az yarısının vatandaşlık karşılığında olduğunu ortaya koyduğunu kaydetti.
Dervişoğlu, 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 12. hususunda hangi kaidelerde istisnai vatandaşlık verilebileceğinin açık olduğuna işaret ederek, hudutlu sayı unsuru yeterince, bu kaidelerin içerisinde döviz karşılığında vatandaşlık vermenin kelam konusu olmadığını aktardı.
Cumhurbaşkanlığı kararı ile yürürlüğe konulan Türk Vatandaşlığı Kanunu Yönetmeliğinin 20. unsuruyla muhakkak ölçüdeki yabancıya para ile taşınmaz alımı karşılığında Türk vatandaşlığının verilmesinin mümkün hale getirildiğini anlatan Dervişoğlu, Anayasa’nın vatandaşlığın kazanılmasına ait koşulların kanunla düzenlenmesini emrettiğini söz etti.
“Döviz ve gayrimenkul alımı karşılığında verilmiş vatandaşlıkların tamamı kanuna aykırı”
Dervişoğlu, hiçbir yönetmeliğin kanunun üzerinde olamayacağını tabir ederek, şöyle devam etti:
“Dolayısıyla Cumhurbaşkanı tarafından istisnai yollarla dağıtılmış vatandaşlıkların istisnasız tamamı hem Anayasa’ya karşıt hem de yasal destekten mahrumdur. Döviz ve gayrimenkul alımı karşılığında verilmiş vatandaşlıkların tamamı kanuna terstir. İşte bu sebeple, Türk milletinin hukukunu, Türk vatandaşlığının gururunu ve prestijini korumak maksadıyla İYİ Parti olarak para karşılığında dağıtılmış tüm vatandaşlıkların iptali için Danıştay’a dava açmış bulunuyoruz.”
“Suriyeli sığınmacılar, ikamet müddetlerinden ötürü Türk vatandaşlığına başvuramaz”
Dervişoğlu, 1927’de 1062 şerhi olarak çıkan ve hala yürürlükte olan kanunun, Türkiye ve Suriye ortasındaki tarihî sıkıntılar ile Hatay sıkıntısı sebebiyle, Suriye asıllı yabancılara mülk edinmek suretiyle vatandaşlık verilmesini imkansız hale getirdiğini söyledi.
Müsavat Dervişoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ayrıca, 6458 sayılı Yabancılar ve Memleketler arası Muhafaza Kanunu’nun 22 Ekim 2014 tarihli süreksiz muhafaza yönetmeliğinin 25. unsuru, ‘Geçici müdafaa mühleti ikamet müsaadesi toplamında sayılmaz ve sahibine Türk vatandaşlığına müracaat hakkını sağlamaz’ diyor. Yani Türkiye’de kaç yıl kalırsa kalsınlar, süreksiz müdafaa statüsünde bulunan Suriyeli sığınmacılar buradaki ikamet müddetlerinden ötürü Türk vatandaşlığına başvuramazlar.
İYİ Parti olarak, Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından kanunlara muhalif olarak Suriyeli sığınmacılara dağıtılmış 238 bin vatandaşlığın tamamının iptali için hukuksal süreç başlatmış bulunuyoruz. Açmış olduğumuz davalar tüzel temelleri itibariyle son derece haklı ve somut kanıtlara dayanmaktadır. GÜZEL Parti’nin açmış olduğu bu dava sonucunda, hukukun tecelli etmesiyle, 100 binlerce sığınmacı ve yabancıya hükümet tarafından dağıtılmış vatandaşlıkların tamamı iptal edilecektir.”